Bu açıklama, iki ülkenin teknoloji alanındaki stratejik ilişkilerini daha da derinleştirecek önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Putin, YZ'nin gelecekteki gelişimi ve ekonomik potansiyelinin farkında olduklarını belirterek, Çin ile bu alandaki ortak projelerin hızlandırılması gerektiğini vurguladı.

Rusya ve Çin, son yıllarda askeri, ticari ve teknolojik iş birliklerini artırarak, küresel arenada daha güçlü bir konum elde etmeyi hedefliyor. YZ, bu iki ülkenin öncelikli gelişim alanlarından biri haline geldi. Putin, YZ'nin yalnızca teknoloji sektöründe değil, aynı zamanda ekonomik, askeri ve güvenlik alanlarında da önemli bir güç kaynağı olduğunu belirterek, bu iş birliğinin her iki ülkenin yararına olacağını ifade etti.

Rusya, yapay zeka teknolojilerinde gelişmiş altyapıya sahip olsa da, Çin’in YZ alanındaki yatırımları ve hızla büyüyen ekosistemi ile daha büyük bir potansiyele sahip olduğu biliniyor. Çin, dünya genelinde yapay zeka araştırmalarına en fazla yatırım yapan ülkelerden biri olarak dikkat çekiyor. Bu nedenle, Putin’in Çin ile daha yakın iş birliği kurma kararı, Rusya’nın YZ alanındaki rekabet gücünü artırma çabalarının bir parçası olarak yorumlanıyor.

İki ülkenin bu alanda yapacağı iş birliğinin, özellikle sağlık, otomasyon, ulaşım ve savunma gibi kritik sektörlerdeki teknolojik gelişmeleri hızlandırması bekleniyor. Çin’in güçlü yapay zeka altyapısı, Rusya’nın zengin veri kaynakları ve araştırma kapasitesi ile birleştiğinde, küresel pazarda önemli bir etki yaratabilecek projelerin ortaya çıkması mümkün görünüyor.

Ayrıca, bu iş birliğinin, Rusya ve Çin’in Batı’ya karşı oluşturdukları stratejik ittifakın da bir parçası olduğu düşünülüyor. Her iki ülke, yapay zeka gibi ileri teknolojilerde lider olmayı hedeflerken, küresel düzeyde ekonomik ve politik güçlerini artırmayı amaçlıyorlar.

Putin’in talimatı, bu teknolojik ortaklığın yalnızca bilimsel ve endüstriyel alanda değil, aynı zamanda diplomatik ilişkilerde de derinleşmesine yol açabilir. YZ ve diğer dijital teknolojiler, gelecekteki küresel güç dengelerini etkileyecek önemli faktörler arasında yer alırken, Rusya ve Çin’in bu alandaki iş birliği, dünya genelinde yankı uyandıracak gibi görünüyor.