Isparta, Türkiye’nin tarım açısından en verimli bölgelerinden biri olarak bilinirken, son günlerde yaşanan zirai don olayı, kentin tarımsal üretiminde ciddi kayıplara neden oldu. Özellikle elma, gül, kiraz ve kayısı gibi önemli tarım ürünleri, bu doğal afetten olumsuz etkilendi. Tarım uzmanları, bu hasarın bölge ekonomisi üzerindeki olası etkilerini değerlendiriyor. Peki, zirai don nedir, ne gibi sonuçlar doğurur ve Isparta'daki çiftçiler bu duruma nasıl önlem alabilir?
Zirai don, genellikle gece saatlerinde meydana gelen, havanın ani bir şekilde soğuması sonucu bitkilerin donma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı bir durumdur. Özellikle ilkbahar döneminde sıcaklıkların ani düşüşü, çiçek açmış veya meyveye dönüşmüş bitkilerin zarar görmesine yol açar. Isparta'da gerçekleşen bu zirai don olayı, hem çiftçilerin hem de tarımsal üreticilerin dikkatini çekti. Özellikle son yıllarda iklim değişikliğinin etkisinde artış göstermesi, bu tür olumsuzlukların daha sık yaşanabileceği anlamına geliyor. Tarımda, doğru zamanda yapılan önlemler büyük önem taşıyor. Ancak Isparta’daki çiftçiler, böylesine aniden gelen bir hava olayına hazırlıklı olamadılar.
Isparta'nın ekonomisi, büyük ölçüde tarıma dayalıdır ve bu nedenle zirai don, doğrudan çiftçilerin yaşam standartlarını etkilemektedir. Son yaşanan olayda, özellikle elma, gül, kiraz ve kayısı gibi ürünler büyük zarar gördü. Tarım uzmanları, bu ürünlerde %30 ile %60 arasında bir verim kaybı bekliyor. Elma ve kiraz ağaçlarının çiçeklenme dönemi, bu tür hava olaylarına oldukça duyarlıdır. Zirai donun vurduğu ağaçlar, sadece meyve kaybına değil, aynı zamanda budama, bakım gibi süreçleri de zorlaştırmakta ve gelecek sezon için verimlilik düşüklüğüne neden olmaktadır. Özellikle gül üretimi de, Isparta'da önemli bir tarım dalı olduğundan, bu durum bölgedeki çiçekçilik sektörünü de tehdit ediyor.
Çiftçilerin zararını telafi edebilmesi için devlet destekleri ve sigorta sisteminin işler hale getirilmesi gerektiğini belirten uzmanlar, bunun yanında çiftçilerin eğitilmesine de vurgu yapıyor. Özellikle iklim değişikliği hususunda bilinçlenmenin sağlanması, benzer felaketlerin önlenmesi için kritik öneme sahip. Çiftçiler, bu tür hava koşullarında önceden alınacak tedbirlerle birlikte, daha dayanıklı ve iklim şartlarına uygun türlerin tercih edilmesi gerektiğini ifade ediyorlar. Ancak mevcut durumda, neredeyse tüm meyve ağaçlarının zarar gördüğü Isparta'da, tazminat ve destek beklentileri artmış durumda.
Isparta'da geçen yıllarda yaşanan don olayları, bu yıl da yeniden gündeme geldi. Her ne kadar zamanında yapılan uyarılar ve önlemler, hasarın boyutunu azaltmaya çalışsa da, çiftçilerin psikolojisi üzerindeki olumsuz etkiler kaçınılmaz. Sonbaharda yapılan ürün planlamaları ve finansal yatırımlar, don olayları gibi doğal afetten dolayı tehlikeye girerken, pek çok çiftçi alternatif gelir kaynakları arayışında. Tüm bu durumlar göz önünde bulundurulduğunda, ziraat sigortalarının daha fazla yaygınlaşması ve devletin çiftçilere yönelik desteklerinin artırılması gerekmektedir.
Isparta’nın geleceği için, bu tür hava olaylarına karşı dayanıklılık geliştirmek ve tarımsal üretimi sürdürülebilir kılmak adına yapılan tüm çalışmalara destek verilmesi gerekiyor. Tarım sektörünün yeniden toparlanabilmesi için, hem çiftçilerin eğitimi hem de modern tarım tekniklerinin kullanılması büyük önem taşımaktadır. Bu çerçevede, Isparta'nın tarımsal kalkınma politikalarının yeniden gözden geçirilmesi ve çiftçilere finansal destek sağlanması, bölgenin tarımsal geleceği açısından kritik bir adım olacaktır.
Isparta'daki bu zirai don olayı, sadece tarımsal üretimi değil, bölge ekonomisini de derinden etkilemektedir. Çiftçiler, bir yanda yaşanan kayıplarla başa çıkmaya çalışırken diğer yandan gıda güvenliği meseleleriyle de yüzleşmek durumunda kalıyor. Dolayısıyla, yaşanan bu felaketten ötürü aylardır süren çalışmaların bir sonuç vermesi ve bölge çiftçilerinin desteklenmesi gerekmektedir. Isparta'nın tarımsal zenginliğini koruyabilmesi için hem bireysel hem de toplumsal düzeyde yapılacak iş birliği hayati öneme sahiptir.