27 Ekim 2023 tarihinde Türkiye'nin güzel adalarından Bozcaada, beklenmedik bir doğal afetle sarsıldı. Merkez üssü adanın kuzeydoğusunda yer alan bir alan olan ve 3.9 büyüklüğündeki deprem, yerel saatle 14:15’te meydana geldi. Aniden gelişen bu olay, hem yerli halkı hem de adada tatil yapan turistleri endişelendirdi. Bozcaada’da yaşanan bu deprem, adanın doğal güzellikleri ve sakin yaşam tarzı ile bilinen bir yer olmasının yanı sıra, jeolojik olarak da hareketli bir bölgede yer aldığını gözler önüne serdi. Doğanın bu beklenmedik davranışı, adanın sakinlerini nasıl etkiledi? İşte bu sorunun yanıtı ve depremin ardından yaşananlar.
Deprem anında Bozcaada'da yaşayanlar, kendilerini hemen dışarı atma refleksi gösterdi. Birçok kişi, başta yapılarda herhangi bir hasar olup olmadığını kontrol etmek üzere evlerinden uzaklaşırken, bazıları ise panik içerisinde birbirlerinin yanına koştu. Sosyal medya aracılığıyla paniği ve korkuyu paylaşan adalılar, sevdiklerinin sağ salim olduğunu öğrenmek için birbirlerine iletişim kurdu. Adanın küçük bir yerleşim yeri olması nedeniyle, tüm topluluk bu sarsıntıdan etkilenmişti. Kısa süre içinde, Bozcaada'nın yerel yönetimi ve AFAD, depremin büyüklüğünü ve etkilerini değerlendirmek üzere acil durum toplantıları yapmaya başladı.
Deprem sonrası alınan ilk bilgiler, büyük bir hasar bulunmadığı yönündeydi. Yerel yetkililer, Bozcaada’da bulunan yapıların çoğunun, depreme dayanıklı inşa edildiğini belirtti. Ancak, bazı eski yapılar ve turistik tesislerde küçük hasarlar meydana geldi. Hızla harekete geçen belediye, gün boyunca hasar tespit çalışmaları yaptı ve sarsıntının hissedildiği yerlerde detaylı incelemeler gerçekleştirdi. Yerel halk, gerek zararı geçici olarak onarmak gerekse de ileride böyle olayların yaşanmaması için yapılacak planlamalar hakkında bilgilendirildi.
Depremin ardından Yerel hükümet, psikolojik destek hizmetlerini de devreye sokarak, deprem sonrası yaşanan stres ve kaygılar için psikologları adaya davet etti. Online platformlar üzerinden de destek programlarının başlatılması, hem ruhsal hem de sosyal anlamda adalıların yaralarını sarma süreçlerine katkı sağladı. Adanın sıkı topluluk yapısı, bu tür doğal afetlerin üstesinden gelme konusunda olumlu bir faktör olarak öne çıktı. Ancak her ne kadar tehlike geçmiş gibi görünse de, Bozcaada’nın depremselliği konusunda yenilikçi çalışmalar yapılması gerektiği de dile getirilen hususlar arasında yer aldı.
Bozcaada’da meydana gelen bu deprem, adalılar adına bir hatırlatma niteliği taşıyor. Doğanın ne zaman hareket edeceği belirsiz, dolayısıyla hazırlıklı olmak ve bu tür olasılıklara karşı dikkatli davranmak büyük önem taşıyor. Adalılar, gelecekteki benzer olaylara karşı hazırlıklı olmaları için eğitim programlarına katılmayı teşvik ettiler. Bozcaada'nın güzelliğini ve sakinliğini korumak adına, doğal afetlere karşı önlemler almak ve toplumsal dayanışmayı artırmak, adanın geleceği için kritik bir öncelik haline geldi.
Sonuç olarak, Bozcaada'daki 3.9 büyüklüğündeki deprem, yerel halkın dayanışmasını artırırken, aynı zamanda geleceği düşünmeyi de öğretti. Doğanın gücü karşısında minimizasyon ve adaptasyon üzerine yapılan çalışmalara, hem toplumsal hem de bireysel anlamda önem verilmeye devam edilecektir. Her ne kadar korkutucu anlar yaşanmış olsa da, Bozcaada halkı geçmişteki tecrübeleriyle bundan daha güçlü birer birey olarak çıkacaklardır.